Kayıtlar

Ocak, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dubai ile ilgili; kısa kısa...

Resim
22-27 Ocakta Ortadoğu'nun en büyük Sağlık fuarı Arab Health için Dubai'ye gittim. Fuar oldukça güzel geçti. İş kısımları bana kalsın, Dubai ile ilgili gözlemlerimi paylaşmak istiyorum müsadenizle. Öncelikle uçaktan indikten sonra havaalanında herkesin geçmek zorunda olduğu "göz taraması" prosedürü için şunu söylemek istiyorum: "WTF?"  Tam 1.5 saat göz taraması için sırada bekledim. Sabahın 3'ünde uçaktan indim. 5'te havaalanından çıkabildim. Üstelik bu bir seferlik bir şey değil. Dubai'ye her gelişinizde geçmek zorunda olduğunuz bir prosedür. İlk intibam oldukça kötü olsa da, Dubai'yi çok sevdim. Belki sadece 5 gün kaldığım içindir. Bu zamana kadar sadece Avrupa'yı görmüş biri olarak bambaşka tarzda bir şehir ve ülke görmek gerçekten ilginç oldu. Şu hayattaki en büyük problemi; yönünü bulamamak olan bendeniz için bilmediği bir şehirde her yere taksi ile gidebilmek inanılmaz büyük bir kolaylık oldu ve ben kolay olan şeyleri sever

O zaman çal bir İbrahim Tatlıses türküsü!

Resim
Kadınlar 3 ayrılır... Salak olanlar, zeki olup salağa yatanlar, zeki olup salağa yatamayanlar (feminist olurlar). Zeki olup salağa yatamayan kadınlar; ilişkilerdeki oyunların farkında olsalar bile hayata karşı duruşlarından dolayı mevcut sisteme ayak uyduramazlar. Ayak uydurmalarını istemek tıpkı rock seven bir insana İbrahim Tatlıses'in "Bir taş attım pencere'ye" türküsünde göbek atmasını istemeye benzer. Hadi müziğe bir şekilde uyum sağladın ama beynin o şarkı sözlerini yoksayabilecek mi okur? "  Demirciler demir döğer ocakta, şimdi ki kızlar ne hoş olur kucakta  vay vay  " diye bütün benliğini hiçe sayıp şarkıyı söyleyebilecek misin? Olmuyor işte. Zeki olup salağa yatamayan bir kadın; aslında bütün kadınsı taktikleri bilmesine rağmen bütün erkeklerin aynı şekilde tavlanabildiği bir dünyanın taktiklerini reddeder. Erkeğin yaptığı komik olmayan bir espiriye gülmez, onu sürekli övmez, kendisini övdüğü zaman onu desteklemez ve sonunda erkek egosu;

Yapmayın etmeyin bacılar!

Resim
Bu cumartesi gecesi İzmir'den gelen bir misafirimin burada yaşadığı bir meseleden dolayı kafası bozuktu. Benim ise dışarı çıkma planım birlikte dışarı çıkacağım arkadaşıma son dakika iş dayatılmasıyla yalan olmuştu. Evde güzel bir ortam vardı ben de yeni bir plan yapmaya üşenmiştim. Televizyonda bir kitap tanıtımı görmüştü. Tam ruh haline uygun bir kitap olduğu için koştura koştura aldı o kitabı. Cumartesi geceki planı o kitabı bitirmek oldu. Benim de planım yalan olunca evde kitap okuma gecesine dönüştü gecemiz bir anda. Hem de nasıl keyifli, nasıl kahkalarla... Kitapta beğendiği kısımları bana okuyor, üzerine konuşuyorduk. Kitapta yazılanları kendi yaşadıklarımızla özdeşleştirince, gelecekte takınacağımız tavırlarla ilgili hayallerimiz  çok komik bir hale geldi. Kitap bizde bir bilinç sıçraması yarattı mı bilinmez ama bu geceki ruh halimiz üzerine oldukça iyi bir etkisi oldu kesinlikle :) En son aşağıdaki şu aşağıdaki bölümü okuyunca "evet yaaa ben buna cidden